Bu sefer Teks Willer’ın en özel maceralarından birine geçiyoruz. Kendisini ölümden kurtaran genç karısı Lilyth ile birlikte yaşadıkları ve pek bilinmeyen bir maceraya. Lilyth’in küçük bir kızken beyazların dünyasını öğrendiği bir misyonda geçirdiği günlere dönüyoruz. Teks’i, çölün ortasındaki bir puebloda, hayatına girebilmiş -ve fakat maalesef fazlasıyla erken çıkıp gitmiş- yegâne kadınla, Lilyth’le birlikte, artık hayatta olmayan bir rahibe verilmiş bir sözü yerine getirmeye çalışırken görüyoruz.

Lilyth’in, maceranın bir yerinde, başına geleceklerden habersiz biçimde, hiç ayrılmama, sonsuza dek birlikte yaşama hayallerini dile getirmesi, yürek burkucu.