"Telkin nedir? Bunu, bir düşünceyi bir başkasının zihnine yerleştirmek eylemi diye tanımlayabiliriz. Bu eylem gerçekten de var mıdır? Doğrusunu isterseniz hayır. Telkin, doğrudan yoktur. Telkin edilen kimse üzerinde kendi kendini telkin şekline girmedikten sonra hiçbir zaman etkin olamaz.
Telkin ve özellikle kendi kendine telkin tamamen yeni bir konu olduğu halde aynı zamanda dünya kadar da eskidir.
Bu konu şu anlamda yenidir: Çünkü şimdiye kadar kötü incelenmiş ve sonuç olarak kötü tanınmıştır. Ama aynı zamanda çok da eskidir. Çünkü yeryüzünde insanın doğmasıyla başlar. Zaten kendi kendini telkin bizim daha doğuştan sahip olduğumuz bir araçtır. Olağanüstü bir güçle donanmış olan bu araç daha doğrusu bu güç, durumun gereğine göre çok iyi ya da çok kötü etkiler gerçekleştirebilir. 
Bu eserde, "Bilinçli varlık, bilinç dışı varlık", "irade ve hayalgücü", "kendi kendini telkinin kullanılması" ve"iyileşme örnekleri" sunulmaktadır. 
Bu gücü tanımak her birimiz için yararlıdır. Ama özellikle doktorlar, hakimler, avukatlar ve gençliğin öğretmenleri için zorunludur."
Okurlara sunmaktan mutluluk duyarız!