Müşfik bir, tavırla sağ elini omuzuma koyup:
- Bak Ahmetciğim, dedi. Şu damın üzerindeki kuşu görüyor musun? Merakla onun gösterdiği yere doğru baktım...
Merakla onun gösterdiği yere doğru baktım. Çatının kırmızı kiremitleri üzerinde sekerek ilerleyen bir güvercin gördüm. Yavruya benzemiyordu. Kocamandı. Yalnız, bir tuhaflık vardı hayvanda. Atlayıp zıplamalarına rağmen, bir türlü uçamıyordu. Cami kapılarında dilenen kötürüm dilenciler geldi aklıma. Tıpkı onlara benziyordu. Acıdım zavallı güvercine. Merakım bir kat daha artmıştı. Titrek bir sesle sordum:
- Niçin uçamıyor öğretmenim?
- Çünkü kanatlarından birini kediler koparmış. Bir haftadan beri sürünüyor kuşcağız.