Vatanına hasret olana her yer soğuk gelirmiş…
Bu sözün ne kadar doğru olduğunu en çok Balkanlardan Anadolu’ya göç etmek zorunda bırakılan Balkan Türkleri bilir…
Yüzyıllardır aynı avlunun içinde oturdukları, düğünlerini ve bayramlarını birlikte kutladıkları, acılarını hep beraber yaşadıkları, Rumen, Sırp, Bulgar ve Rum komşuları tarafından doğup büyüdükleri, atalarını gömdükleri topraklardan gitmeye zorlanan Balkan Türklerinin acı dolu göç hikâyeleri…
Geldikleri Anadolu topraklarında yeniden kök salma ve yaşama tutunma mücadeleleri…
Üç kuşak sonra, atalarının çiğnediği topraklara yeniden ayak basan, o havayı yeniden soluyan idealist bir adamın yaşadığı duygusal anlar…
Üç kıtaya yayılmış bir imparatorluğun çöküşünün hüzünlü hikâyesi ve kaderleri, o imparatorluğun küllerinden doğan Cumhuriyet’in kaderiyle ortaklaşan ‘‘muhacirlerin’’ gerçek hikâyesi…