Bazı coğrafyalarda hep hüzünlü öyküler doğurur toprak.
O öykü bir dal karanfil gibi gelir kanar yüreğinizde. Ya temmuzda kızgın güneşin altında yahut kırağı çalmış soğuk kış sabahında titreyerek.
Suyun hep bir öte yakası, hep ardılı olan bir kuraklık, bir kıyım ve hüznü vardır bu topraklarda.
Her damlanın umusu ummana varmak. Çoğu damla da o yolculukta kaybolur gider. Kimini yel götürür kendinden çok ötelere, kimini güneş bağrına çeker. Kimi de kayıptır yıllar yılı.
İnsan denizinin bir damlasıyız hepimiz. Hepimizin bir öyküsü var.
Suyun gölgesinde kendi gölgenizi bulacaksınız. Zaman zaman içinizde gezinen bir çocuk, zaman zaman da kapınızı çalmayan bir eli.
Gerçek suyun yüzünde midir yoksa suyun gölgesinde mi, kim bilir?