Kur`ân`ın en az üç ayetini içeren ve özel bir kitap gibi özel isme sahip, özel kısımlardan her birisine sûre denilmiştir. Bunda başlıca iki benzetme yönü vardır: Çünkü sûre, sözlükte iki manaya gelir: birisi menzile-i refîa, yani yüksek rütbe demektir. Diğeri de büyük bir şehri kuşatan sur demektir. Birincisine göre Kur`an, gök âlemine ve her sûre de göğün yüksek rütbede bulunan sistemlerine benzetilmiş olur. Bu bağlamda, her âyet de bir yıldıza benzer. İkincisine göre de, Kur`ân`ın yeryüzünde yüksek bir medeniyet kuracağına işaretle her bir sûresi, büyük bir kalesi bulunan müstahkem (sağlam) bir şehre ve bunun altında her bir âyet de bir konağa benzetilmiş olur.