Son yıllarda dünyada ve ülkemizde yaşanan olumsuzluklara, pandemi sürecine baktığınızda, insanların zihinsel ve fiziksel sağlıklarını korumaya yönelik çabalarının arttığını net bir şekilde görebilirisiniz. Aslında insanlık tarihinin bu tür durumları yaşaması belirli dönemlerde olmuştur ancak günümüz modern dünyasında kendimizi bu kadar çaresiz hissettiğimiz başka bir dönem olmamıştır diye düşünüyorum. Çünkü neredeyse bütün etkinliklerin iptal edildiği ve evlere hapsedildiğimiz bu dönemde aslında sanal da olsa bir aradaydık. Bu sanal dünyanın üzerimizdeki etkilerini çok yakın bir tarihte göreceğiz diye düşünüyorum. Ama bu süreçte hemen gözlemlediğimiz şeyler oldukça fazla. Örneğin; binlerce yıldır var olan meditasyonun ve pozitif psikolojinin farkına vardık. Eğitimin ve gelişimin sanal ortamda da olsa her zaman devam edebileceğini öğrendik. Sporu izleyici ve uygulayıcı olarak sanal ortamlara taşıdık. Aslında gerçek olanın sanal, sanal olanın gerçek olduğu dünyalara adım attık.
Yine de bireysel mutluluk ve başarı söz konusu olduğunda bir olmak, bir arada olmak en büyük arzumuz. Paylaşılamayan başarıların anlamsızlığı ve dijital platformlardaki geçici mutlulukların sönüklüğü ile bu arzumuzu en küçük fırsatlarda bile değerlendirdik. Fırsat diyorum çünkü kültür olarak hep bir arada yaşamaya alışmış sıcak kanlı insanlardan oluşan ülkemizde neredeyse imkânsız olanları başarma hikayelerimiz bu dönemde de devam etti. Her fırsatta yasakları deldik, her fırsatta kanunları çiğnedik, her fırsatta sokağa çıktık, her fırsatta bir araya geldik. Kısacası fırsatları yaratma konusunda gayet iyiyiz. Asıl önemli olan bu fırsatların gerçekten bizim için ne anlama geldiğini anlamak diye düşünüyorum. Örneğin; bir sporcunun karşısına çıkan antrenman yapma fırsatını nasıl değerlendirdiği. Bir antrenörün kişisel gelişim fırsatını umursayıp umursamaması. Bir spor yöneticisinin doğruları yapma adına hangi fırsatları kovaladığı. Ya da sıradan bir insanın kendini mutlu etmek için hangi sportif fırsatı değerlendirdiği. Mutluluk amaçsa eğer, yukarıda saydığım ve bunlara benzer birçok fırsatın her gün yanımızdan geçip gittiğini görebilirsiniz. Şimdi bu fırsatları değerlendirmek için önce bahaneleri bir kenara bırakıp bu kitabın içinde de anlatıldığı gibi pozitif psikolojiyi benimseyerek kendimize yeni bir başlangıç yapmanın zamanı.