Hegel, Nietzsche, Marx, Freud, Einstein… Muhtemelen siz, ben, hepimiz, Spinoza’nın hazırladığı entelektüel iklimde yetiştik… Tüm Batılı aydınların odaklandığı Spinozacı fikirler, şunlarla sınırlı kaldı:
“Dünya dışından değil, içinden yönetiliyordu. Her şey doğa yasalarının zorlamasıyla oluştuğuna göre, bu zorunluluğu hesaba katmayan tüm değer yargıları uyduruktu… Bunu anlamak, insanın erginleşmesinin ön koşuluydu.”
Doğruydu ama… bunlar erginleşmenin sadece ön koşulu, işin başlangıcıydı. Asıl şimdi işe koyulmak, Spinoza’nın vaat ettiği kutlu yaşamı bizzat gerçekleştirmek gerekiyordu. Bu “Spinozacı Nirvana” arayışı ise, Batılı aydına fazla egzotik gelmiş, ilgi duymamıştı.
Elinizdeki kitabın amacı, Spinoza’yı anlaşılır kılmanın yanında, düşüncesinin Taoculuk ve Budacılık gibi, bir iyi yaşama arayışı, bir iç özgürlük yolu olduğunu göstermek