“Gerçekte her birimiz bir başkasının kurgusuyuz; bizler olduğumuz kişiler değiliz, bizler sadece kendimizin birer temsiliyiz. Dahası sürekli değişen, şu ya da bu koşula, olaylara, zamanlamaya, teamüllere, hatta kendi hesaplamamıza bile dayalı olan bir temsil bu. Kalıcı herhangi bir biçimde kavranabilir değiliz.”
“Hepimiz meteorlar gibi sönmüş, birbiriyle çarpışan ve birbirine bağlanmayan tanecikler yığınıyız; sönmüş umutlar ve hayaller, rengi atmış arzular, heba olmuş hisler, hakikat taklidi yapan yalanlar, yalan taklidi yapan hakikatler. Her biri ortak bir eksen etrafında dönmekten bile aciz.”