Covid-19, Rusya-Ukrayna Savaşı ve emtia tedarik arzının sevkindeki kriz süreci üzerine, Gazze’de sivillere yönelik orantısız ve ağır silahlarla adeta bir soykırıma dönüşen saldırılar karşısında ülkelerin büyük çoğunluğunun sessiz kalıp desteklemesiyle adeta dünyaya format atıldığı, dolayısıyla da hiçbir ülkenin bir daha 5 yıl öncesi koşulları yaşayamayacağı bir gelecek, artık tüm dünyanın kaderidir. Dünyanın örnek aldığı batılı ülkeler için demokrasi, temel insan hakları gibi tartışma dahi kabul edilmeyen konularda, ancak kendi çıkarlarına gelen politikalar izledikleri, en son Gazze’de siviller, bebekler, çocuklar, kadınlar üzerine bombalar yağarken üç maymunu oynamaları, sessiz kalmaları bir yana desteklemeleriyle de ortaya çıktı. Bu vakitten sonra her ülke başta ekonomi olmak üzere tarım, savunma ve sağlık gibi alanlarda kendi kendine yeterli düzeye gelmek zorundadır. Değilse dünyamız, birkaç gelişmiş batılı ülkenin kendi çıkarlarına ulaşmak için uyduruk bahanelerle istedikleri her ülkeye, istedikleri zaman ekonomik ve askeri operasyonlar yapacağı bir alandan başka bir şey değildir. Çözümün yolu, batılıların dışında kalan ülkelerin sahip oldukları avantajları (petrol, doğal gaz, stratejik coğrafi - kıtalar arası veya deniz yollarında geçiş ülkesi konumunda olması vb.), toplanıp bir araya getirerek ortak akılla hareket edip, blok halinde batılı ülkelerin karşısına çıkmalarından geçmektedir. Aksi takdirde dünya üzerindeki ülkelerinin neredeyse tamamına yakını, her alanda batılı birkaç ülkenin oyuncağı ve figüranı olmaktan öteye geçmeleri olanaksızdır. Günün sonunda zarar gören, ülkelerin masum halklarıdır, maalesef…