1992’de, giderek büyüyen Sırp tehdidi yüzünden Hasan ve ailesi evlerini terk ederek Bosna’nın kırsalındaki dağlık alanlara doğru kaçmak zorunda kaldılar. Sırp birlikler peşlerinden bombalar yağdırır, keskin nişancılar onları avlamaya çalışırken, Hasan ve binlerce mülteci, Drina
Nehri boyunca uzanan ormanlık alanda soğuğa, yorgunluğa ve ölüme karşı büyük bir mücadele verdiler.
Boşnak mülteciler, aylarca bu zor koşullarda kaçtıktan sonra Birleşmiş Milletler’in koruması altındaki son sığınakları Srebrenitsa’ya ulaştılar. Açlığa, bombalara ve kurşunlara karşı verdikleri mücadele orada da aynı şiddette devam edecekti. Üstelik çok geçmeden Sırp ordusu Srebrenitsa’yı da kuşatacak ve Hasan kendini bir kez daha amansız bir hayatta kalma mücadelesinin ortasında bulacaktı.
Srebrenitsa Katliamı’nın canlı tanıklarından olan Hasan Nuhanoviç’in kaleme aldığı Son Sığınak, yaşanan akıl almaz barbarlığın ilk elden anlatımı, müthiş bir hayatta kalma ve kahramanlık hikayesi.