Otuz altı yıldır kendimi evime, aileme, eşime ve çocuklarıma adamış olsam da gençliğimde yaşadığım 12 Eylül ve sonrasını asla unutmadım.
O yıllar hayatımızdan çok şey alıp götürdü. İşkenceler, baskılar, tutuklamalar benim gibi birçok insanın hayatını kararttı.
Önümüze çıkan barikatlar işimizi, aşımızı elimizden aldı. Hayallerimiz hayal olarak kaldı. O günleri unutmak çok da mümkün olmasa da, *Zaman her şeyin ilacıdır.* deyip yaşadık.
Zaman derdimize deva olmadı, hatta her adımda engellemelere, barikatlara takılmaya devam ettik. Yine de her şeye rağmen direnmeye, mücadele etmeye devam ediyoruz. İnsanız ve mücadele etmek, direnmek insanca yaşamamızın bir ön koşulu.
O zamandan bu zamana hep sorduk ve sormaya devam edeceğiz: *Ne zaman barışçıl ve özgür bir ortamda buluşacağız? Bu kutuplaşmalar, ayrımcılık ne zaman son bulacak?*
Bakalım, sabırla bekliyoruz.