“Savaşta ne yaptın baba?” sorusunu en iyi yanıtlayabilecek ve Türkiye’deki alnı açık kişilerden biridir Akın Birdal. Kirli savaş sarmalının tüm Türkiye’yi burgacına alıp, bütün değerleri yozlaştırdığı bir dönemde, sesini “Hayır!” diyerek yükseltme cesaretini gösteren nadir aydınlardan biridir. Akın Birdal, Türkiye’nin onuru, halkların birlikteliğinin, dostluğun ve kardeşliğin simgesi olmuştur.
Dünya Barış Günü’nde yaptığı bir konuşmadan dolayı hapsedildi. Tüm dünyada bunun bir başka örneğine rastlamak mümkün değildir. Bunun utancı, adil olmayan, önyargılı kararlarla bu ülkeye dayatıldı ne yazık ki…
Ama O, cezaevindeyken de, ülkesinin en özgür insanlarından biri olarak yaşamayı sürdürdü. Sağ elini yeniden kazanma kavgasını sürdürürken, sol eliyle yazma özgürlüğünü deneyimledi. Bir an olsun boş durmadı, pes etmedi ve farklı alanlarda çalışmalarını sürdürdü.
O, kendi özgürlüğünü kendi yarattı.
Akın Birdal, artık sadece Türkiye’nin değil, dünya insan hakları hareketinin simgelerinden biridir.