Siyaset, dün olduğu gibi bugün de toplum hayatında önemli yeri olan olgulardan biridir. Şu ya da bu şekilde günlük hayatımızın bir parçası hâline gelmiştir. Günümüzde siyasal konular üzerinde yazılan ve bilimsel niteliğe sahip çok sayıda eser bulunmakta ve her geçen gün bu sayı artmaktadır. Böylece, giderek siyasal kültürün niteliksel olarak da değiştiğini görmek sevindiricidir. İletişim imkânlarının artması da; bütüncül, tarafsız ve olguları yargılayıcı değil, doğru algılayıp tanıtabilmeye uygun bir ortam yaratmıştır. 

Antropolojiden psikolojiye, sosyolojiden tarihe, hukuktan ekonomiye vb. tüm merkezi ve sosyal bilimler kapsamında ortaya konulan birçok nitelikli eser, telif ya da tercüme olarak ülkemizde yaygınlaşmış durumdadır.

Çağımızın toplumsal, ekonomik, askerî ve ekolojik sorunlarla yoğun olarak yüzyüze gelmesine paralel olarak Türkiye’de resmî ya da gayri resmî ideolojilerin halkın genel isteklerine aykırı biçimde ayakta kalma çabaları giderek zayıflamakta; demokratik çizgi içerisinde yerel unsurlar kendi renk derinliklerini kavrarken, bu renkler bütünü çerçevesinde oluşturulan ulusal varlığın evrensel boyutlarda kavranıp geliştirilme çabaları artmaktadır.