Anılar olmadan aşkın ne anlamı var?
Tolga için Meyra mutluluğun tanımıydı. Birbirilerine öylesine bağlıydılar ki
hiçbir şey onları ayıramazdı. Ama bazı ayrılıklar tüm ezberleri bozardı.
Bir gece başlarına gelen korkunç kaza Meyra`nın hafızasını kaybetmesine sebep olur.
Âşık olduğu adam, artık onun için bir yabancıdan daha fazlası değildir.
Aşk olmadan anıların ne anlamı var?
Tolga, sevdiği kadını yaşarken kaybetmenin acısıyla derinden sarsılır.
Hissettiği karanlıktan kurtulmak için küçücük umut ışığına sıkıca sarılır.
Meyra, mantığa sığmayan duygularla çalkalanır. Zihninin tanımadığı
ama bedeninin ezbere bildiği bu adam karşısında çaresizdir.
Ondan kaçmaya çalışır ve her defasında kendisini ona çekilirken bulur.
Kim bilir, belki de birine yeniden âşık olmak mümkündür.
“Beni sana bağlayan şey paramparça anılarım değil.
Ben seni yeniden sevdim. Ben seni, en baştan sevdim.”
Her şey yerli yerindeyken sıfırlanan zaman, tüm doğruları buluşturan aşkı zan altında bırakıyor. Belirsiz yüzlerin, tanıdık hisleri harekete geçirdiği Siyahın Kelebeği, okuyucunun sinir uçlarıyla oynarken hakkıyla yaşanmış bir aşk, havada kalan silik geçmişin izlerini kazımak yerine zamanı başa sarıyor. Bu kitap, geçici kaybın mutlak zaferi.
-Agâh Ensar Can