Şu uzun yaşamın bana öğrettiği en önemli şey; kötülüğün sonsuzluğu ve insanların onunla birlikte yaşamak zorunda olduğu gerçeğidir. Benim gerçeğim. Öznelliğim. Tanımlanan ya da bireyselliğimizde tanımladığımız kötülüğün varlığını kabullenmek ve onunla kurduğumuz, kuracağımız öznel ilişkinin niteliğini düşünmek zorundayız.
Ancak bu yapacaklarımızı yapmaktan bizi alıkoymamalı, sonuç olarak kötülüğün varlığını onun bize ulaşabildiğini bilmeli, onunla başedebilmenin yollarının da başkalarının kendi öznelliklerinde kötü olarak tanımlanabileceğini kanıksamalıyız.
Sonuç itibariyle kötülüğün var olduğunu ve var olacağını kabul etmek gerekir. Fakat ne bu “var olma hali” ne de onun kendisi kötü değildir!