"Hayatım boyunca hep konuştum. Sadece sözcükleri yan yana getirip sese dönüştürerek değil, yazarak da konuştum. Yazarak konuştuğum zamanlar beni istediğim gibi anlatamayan cümlelerimi ve bazı kelimeleri karaladım. Karalamak da konuşmaktı. Oluşturduğum her anlamın hayatla örtüşmesini, geleceği içermesini istedim. Bir amacım da kültür diliyle yazmak, kültür dilini oluşturmaktı.
Gülümsemek de kahkaha atmak da konuşmaktı benim için. Gülümsediğim, kahkaha attığım çok oldu. Somurtmak da konuşmaktı, pasif direnişti. Çok somurttuğum oldu. Öfkelenmek, kaşlarımı çatmak, olan biten karşısında değişip duran mimiklerim de konuşmaktı. Uzaklara bakmak, iyice sessizleşmek, çalıp duran telefonu açmamak, evden dışarıya çıkmamak da öyle. Özlemek de.
Heyecanlı konuşmalarım da oldu. Bir eylemde silahını çekip bana altı el ateş eden birinin üstüne yürümek konuşmaktı, bir başka eylemde vurulmak da ölümle dalga geçmek de. Aranan biriyken gecekondu mahallerinde bir evin duvarına kulağımı dayayıp haberleri dinlemek nasıl bir konuşmaktı? Bu soruyu buraya yazarak anlattığım çok şey olmalı. İrili ufaklı her eylem konuşmaktı."