O benim arkadaşım, yoldaşım, ülküdaşım, kardeşten öte can yoldaşımdı. Üniversiteye başladığım 1974 yılında Cenab-ı Hakk’ın aramızandan çekip aldığı –vay be üç yıl olmuş- işte o kadar yıl evveline kadar tamn bir fikir, eylem ve gönül birliği içinde devam edegelen tunç beraberliğimizin mümessili idi.
Onun varlığı uzak bir gelecekte de olsa bu memleket için ümitvar olmamı sağlıyordu. Bukadar yıkıntı içind eyeis girdibanıa düşmüyorsak nasıl olsa en dibe vurduğumuz bir anda Muhsin Başkan’la yeniden büyük dirilişin meşalesini alabileceğimizi düşünüyordum.