Herostratos: Tarihin ilk kundakçısı... İlya: Kızıl Ordu için üretilmiş yaratıklar mangası fikrinden arta kalan tek canlı... İlhami: Foto muhabiri; yedi TİP’linin öldürüldüğü gece çektiği fotoğraflar var elinde. Reşat: Kitap kapağı tasarlamayı bırakmış, reklam ajansında çalışıyor. İki bin yıllık bir gizli örgütün üyesi bu dört adam, İstanbul’u Nazilerden kurtarabilmek için bir araya gelir.
Caymaz, yedi yılda tamamladığı Sıfır’da, bu dört adam üzerinden varlığın, yokluğun ve erkekliğin şiirini yazıyor.
Devreviler, Evren Matbaası, kayıp giden camiler, İkinci Dünya Savaşı’nda Berlin, kiliseler, pasaj içleri, İskenderiye Kütüphanesi, şehrin karanlık tünelleri, Buchenwald Ölüm Kampı, hayalet gemiler, evrenler arası gidip gelen trenler, *küfre yaklaşırken artan iman* ve kendine dönerek kuyruğuna kavuşan yılan...
Okur, bu kapkaranlık kitapta, okuyanın öldüğü El-Azif’e doğru sonsuz yolculuklara çıkarken *insanın yalnızlığı haykırdığında her zaman aşkı haykırdığını* bir daha, bir daha tekrarlayacak.
Sıfır, son dönem Türk edebiyatının, en başka romanı!