Tükendi
Stok AlarmıTürk edebiyatı nasihat-nâme türü bakımından oldukça zengin bir edebiyattır. Atalarımız insan eğitimine çok önem verdiği için bu sahada bir hayli eser kaleme almışlardır. Şüphesiz bunda İslâm’ın nasihata verdiği önem ve Hz. Peygamber’in *Din nasihattir.* hadisi önemli rol oynamıştır. Biz de hem yeni nesillerin bu eserlerden istifâde etmesi hem de edebiyatımızda hak ettiği değeri bulamadığını düşündüğümüz Sıdkî Baba’nın Nasihat-nâme-i Sıdkî adlı eserini inceleyip bilim âleminin hizmetine sunmak gayesiyle böyle bir çalışma yapmayı uygun gördük.
Nasihat-nâme-i Sıdkî, 19. yüzyılda kaleme alınmış az sayıdaki nasihat-nâmelerden birisidir. Bir Alevi-Bektaşi şairi olan Sıdkî Baba tarafından 1894 yılında Anadolu coğrafyasında yazılmıştır. Mesnevi nazım şekliyle oluşturulmuş eserinde Sıdkî Baba, tasavvuf erbâbının geçmesi gereken *dört kapı-kırk makam* üzerinde durarak sâliklere bazı dinî ve tasavvufî öğütlerde bulunur. Eser bâblar şeklinde oluşmuş olup her bâb da kendi içerisinde çeşitli bölümlere ayrılmıştır. İçinde çok sayıda âyet ve hadis bulunduran nasihat-nâmenin toplam beyit sayısı ise bin dört yüz elli dörttür.