..."Ana, ‘Ah Tanrım, ah Tanrım!’ diye bağırıyordu, çünkü yine bütün gücü tükenmişti. O, umudunu, boş yakarıya bağlıyordu. Onun gibi bir başka kadın da bir yaşamın bağışlanması için bütün gece yakarmış, sabah uyandığında o yaşamın yitirildiğini görmüştü. İspanyol yurtsever Julian Grimau’nun ilkbaharda idam edilişinden önce olanları anımsıyor musunuz? O geceyi, karısını, çocuklarını anımsıyor musunuz? Karısının, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı’na, kocasının yaşamını kurtarması için yakarışını? O gece Birleşik Amerika’nın nasıl uykuda olduğunu, Başkan’ın uyuduğunun söylendiğini anımsıyor musunuz?"