"Nefes nefese kalmıştım. Ağzım açıktı; ama çok zor nefes alıyordum. İnci gibi dişlerini ve ıslak dudaklarını dudaklarıma değdirdi. Ciğerlerim bedeninin yüküyle sanki genişliyordu. Nefes verdiğimde verdiğim nefesi içine çekti ve teni, soğuk bir mermer gibiyken ısındı; yaşayan, sıcak bir beden oluverdi.*
Callie McFray New York yakınlardaki Fairwick Üniversitesi`nde hocalık yapmayı kabul eder. Bu kabulün ardındansa, her gece aynı erotik rüyayı görmeye başlar... Callie, odasına bir sis olarak giren, daha sonra erkeksi bir bedene bürünüp baştan çıkarıcı bir yabancıya dönüşen bir varlıkla karşı karşıyadır. Bu rüya belki de yazmış olduğu Şeytan Sevgililerin Seks Hayatları adlı çok satan kitabıyla ilgilidir. Ne de olsa Callie`nin en büyük tutkusu heyecan uyandıran peri hikâyeleri ve Gotik edebiyattır. Bu yüzden kendisini üniversitenin Halkbilim bölümünde ve Victoria dönemine ait bir evde bulur.
Fakat Callie daha sonra rüyalarının gerçek olabileceğini fark eder. Çünkü artık bir şeytan sevgilisi vardır. Bu iblis, eğer önüne geçilmezse onu baştan çıkaracak ve hayatını ondan alacaktır. Üstelik Callie daha sonra kasabadaki tek efsanevi karakterin bu iblis olmadığını da anlar. Okulun kadrolu cadıları ve civardaki ormanda yaşayan periler, şeytanı Callie`den ve kasabadan uzaklaştırmak için çabalarlar; yalnız Callie çok daha çetin bir işi başarmak zorunda ve bu doğaüstü yaratığı kalbinden söküp atmak durumundadır.