...Dirsekleri masanın üzerinde, gözleri kapalı, ayinde gibiydi. Oturduğu koltuk Tanrıçayı kutsayan koca bir eldi sanki. Benim gibi bir serseriyi dinlediğinin farkında değildi. Güzel bir ahengim ve enfes bir telaffuzum vardı. Bu kadın tarafından böyle biliniyordu. Şiir okuyordum kendi dilimde, Türkçe de. Hiç elini sıkmadığım, hiç görmediğim şairlerin bu dizeleri esirimdi ve bugün bu kadına çözüyordum iplerini...
Yayınevi
:
Puslu Yayıncılık
2. Hamur