Sabah ezanı ile uyandı murat,gözlerini ovuşturdu. Uyku mahmurluğu henüz çekip Gitmemişti üzerinden sol tarafındaki sehpaya tutunup kalkmak istedi o da neydi sehpanın üzerinde dalından koparılmış bir nar çiçeği vardı uzattı elini fakat tutamadı kalktı lavaboya uğradı ellerini ve yüzünü soğuk suyla yıkadı kendine dönmüştü üzerindeki uyuşukluk çekip gitmişti odasına döndü yatağına oturdu gözleri nar çiçeğindeydi.
Uyurken yanına kadar sokulup kim gelmiş olabilirdi? Birde se bayanlar çiçeği bırakmıştı. Nasıl duymamıştı?. Yüreğine korku düştü. Korku ile kalp atışları hızlandı., yatağına yaslandı, avuçlarını başının arkasına bağladı. Derin bir nefes almak istedi.. Nefesi yetmedi. Doğruluk kalkmaktı niyeti. Lakin bu eyleminde başarısızlığa uğradı kalkamadı altındaki yatağı adeta zam ederek yapışmıştı bedenine bırakmıyordu onu bir şeyler vardı muratta gözlerini kapattı uzun süre düşündü nar çiçeği zaman zaman gözlerinin önüne doğru gelip gidiyordu dikenleri gözlerine bakacaktı adeta bazen uzanıp bir hançer bazen de iki ucu keskin bir kama ya da ucu çatallı bir kılıç oluyordu pır pır eden yüreğine de soruyordu uzun yıllara gerilere geri döndü geçmişinde bir olay veya birisiyle dalaştığı görülmemişti.