Yedi kişiydiler bambaşka şehirlerde aynı hayalle uyandılar.
Deniz, Gamze, Işık, Seher, Seçil, Elif, Betül.
Deniz, içi içine sığmayan bir hayalperest’tir. Şen şakrak gülüşleri, mutlu halleri bir de çok fazla kitapları vardır.
Gamze; tam bir mutluluk perisi. Aynı hayalin içinde güzel neredeyse onu bulma ustası. Bir de durgun bir su gibi sessiz ve sakin bazen.
Işık, adı gibi ışık saçar etrafına. Gülüşüyle kilometreleri aşar da gelir yanınıza.
Fillere olan sevgisi de tartışılmaz boyutta.
Seher, ninni gibi sesi vardır onun. En basit şeyi bile masal tadında anlatır size.
Masal mı gerçek mi anlayamazsınız.
Seçil, tüm öyküleri sanki gözünden okunur Seçil’in. Duygu yüklüdür her yazısı.
Bütün kitapları okur o da tam bir kitap perisi.
Elif, hayal ettikçe daha fazla hayal edenlerdendir. Duramaz yerinde. İşi rakamlarla, resmi resmi yazılarla olsa da o hayal bulutunun üzerinde her gün ayrı seyahatte.
Betül, naiftir. Yazılarında bile hissedersiniz o naifliği. Ama bazen öyle olur ki baş kaldırır karakteri Elif gibi inandığı şeylere.
Hadi şimdi birlikte okuyalım bu yedi güzel öyküyü. Deniz götürsün bizi Fil Bakımevleri’ne, Gamze bir ödevle anıları aralasın geçmişte, Işık dede torun sevgisini işlesin tüm kalbimize, Seher’in takılalım kahramanlarının peşine yaşatalım kağıt kalemleri, Seçil’le bir çocuğun iç dünyasına yolculuk yapalım, sevmeyi, sevilmeyi, anlamayı öğrenelim birlikte, Elif bir mağaranın ıssızlığında kalp seslerimizi bile susturmak isteyeceğimiz güzelliği bulmuş öyküsünde hep birlikte seyredelim bizde,Betül Elif’le baş kaldırmış renksizliğe bizde alalım ellerimize fırçaları boyayalım hayallerimizi her renge.
Güzel maceralar dilerim çıkacağınız bu seyahatte.