Savaşçı olmayanlara karşı gösterilen şefkat bir güç gösterisi olarak kullanılabilir ve düşmanın gözünün yıldırılmasında etkili olabilir.
Askeri dehası her kesim tarafından kabul edilebilir olsa da Selahaddin Eyyubi`yi dar bir pencereden tek bir zamana bakarak tanımak neredeyse imkansızdır.
Abdullah Arı`nın kaleme aldığı, Batılılar, Araplar ve Kürtlerin Gözüyle Selahaddin Eyyubi yazısında; Selahaddin Eyyubi, Batılılar için; `doğuyu yeniden anlama çabası; Araplar için; islam ümmetçiliği ve Kudüs`ün geri alınması, Kürtler için; milliyetçilik ve tarih yazımı alanında yapılan çalışmalar açısından önem kazanmaktadır.
Bu nedenle Selahaddin`i incelemek tarihi kişilikler bağlamından koparıp dönemin sosyal, ideolojik vb. koşullarını iyi tanımayı gerektirir.
Selahaddin`i incelemeye götüren esas nokta ise Ortadoğu`da halen yaşanmakta olan çok parçalılığın, kanlı çatışmaların, kimlikler çatışmasının ve dağınıklığın nedenlerini sınırlı da olsa ortaya çıkarmak.
Selahaddin`in en büyük başarısı ümmet anlayışını geliştirmek ve onun ideolojisini uygulamak olsa da, bu başarısının öncesini, kendi dönemini ve sonuçlarını iyi değerlendirmek gerekir.
Günümüzde hala canlılığını koruyan bir tartışmanın / çatışmanın ğuBatl, islam Hıristiyanlık miladı sayılabilecek bir konumda bulunması Selahaddin Eyyubi`yi diğer bütün tarihi devlet adamlarından, kişiliklerinden farklı kılıyor.
Bunun beraberinde getirdiği yorum farkları, genellikle bu çelişkinin üzerinde şekillenmekte ve haliyle farklılıklar ortaya çıkmaktadır: islami yorum, Batılı yorum ve Kürdi yorumu:` Cümleleri ile ele almaktadır, Selahaddin Eyyubi`nin farklı pencerelerden incelenmesi gerekliliğini anlatmaktadır.