Şehre ruh veren, şehri canlı kılan, şehrin bedenini ceset olmaktan kurtaran unsurların başında şüphesiz ahlak gelir. Ahlaki dejenerasyonun yaşandığı şehirler, ahlak planında eriyen, çürüyen toplumlar yıkılmaya mahkumdur. Ahlakilikten yoksun bir şehrin ayakta kalması mümkün değildir. Şehir, şehir halkının, şehirdeki bireylerin birbirlerinin haklarına, özgürlük alanlarına saygı duydukları ölçüde hayatiyetini devam ettirebilir.
Ahlak derken de burada ahlakı tek bir alana indirgemediğimizi, dinî ahlak, iş ahlakı, bilim ahlakı gibi bireysel ve toplumsal yönleriyle ahlakın diğer alanlarıyla bir bütün olduğunu ve şehri köyden farklı kılanın da esas itibarıyla bu nokta olduğunu belirtmek isteriz.