Ortada satılacak bir mal ya da hizmet, bir de alıcı varsa mutlaka bir fiyat ve fiyatta bir pazarlık da vardır. Yıllardan beri süregelen bu klişeleşmiş ilke, artık miadını doldurdu. Çünkü artık ortada ne sadece tekil ve erişilmesi zor bir hizmet ya da ürün var, ne de bunu satmaya istekli tek bir satıcı.
İnternetin hayatlarımıza girmesi ile tüm hayatımız, iş yapma biçimlerimiz ve tabii doğası gereği satış kanalları ve satış teknikleri de evrim geçirdi.
Artık satıcının tek görevi istekli alıcıyla fiyat pazarlığı yapmak ya da ürünün benzerleri karşısındaki olumlu özelliklerini anlatmak değil. Aksine satıcı ürün ve hizmeti olabildiğince kişiselleştirmek, müşterinin tam da istediği çıktıları verir hâle getirmek, ilişkileri yönetmek, gerekiyorsa finansman modelleri ve alternatif satın alma yöntemleri sunmak gibi klasik pazarlama ilkelerinin dışına çıkmak zorunda kalıyor. Bu kitap işte tam da böyle satıcılar için yazıldı.