Hayatının bir döneminde boks ile ilgilenmiş olan Jack London, bu öyküsünde boks sporunun karanlık dünyasını gözler önüne seriyor. Yazar, spor müsabakalarında dönen şikelerin ve bahislerin eleştirisini yaparken, adaletsizliğe karşı bir baş kaldırışı konu ediniyor. Saf ruhlu, genç ve yetenekli bir boksör, genç ve güzel bir gazeteci ile yaptığı bir röportaj esnasında; kirlenmiş ve yozlaşmış ruhlarla dolu bir dünyanın içinde olduğunu fark eder. Ve bu fark ediş ile birlikte sorgulamalar başlar. İleri ki günlerde temiz kalpli, dürüst boksör ve sosyetik gazeteci; duvarlarını yıkıp, birbirlerine hayatlarında ilk defa aşık olurlar ve bulundukları ortamdan uzaklaşıp, başka diyarlarda yaşamaya karar verirler.