Hasret’in de çocukluğunda yanında bir çınar ağacı olsaydı. Her sarsıldığında, düşüp yaralar aldığında ona yaslanabilseydi. Belki bu gün kendini ve yüreğini yalnızlık örtüsüyle örtmek zorunda kalmazdı. Her ağladığında yatağına gömülüp, yastığına sarılıp, üşümemek için de yalnızlığını üstüne örtmezdi.