Yine de Şair uzanmışken ölüm de Şair’in kütüphanesini ziyaret etmek istedi, yağmur seslerine aldırış etmeden. İçeriden sonbaharı andıran sarımsı bir ışık demetiyle beraber rüzgar estikçe yaprak hışırtılarını andıran sesler geliyordu.
Adımını odaya attığında şaşkınlığını gizleyemedi. Her tarafta Şair’in her zaman bahsettiği uzun gece siyahı gökyüzü kıvamında dümdüz saçlar, kahve kokusundan kalan bir çift göz, tarifi imkansız gülüşlerde oluşan gamzeler ve karanlık zamanların ışık kaynağı olduğu kesin olan ay gibi parlak bir yüzden oluşan binlerce hatta on binlerce resim asılıydı.