Said Nursi bu topraklarda doğupbüyümüş;şöhreti dünyanın dört bir tarafına yayılmış büyük bir dehadır. İnsanı merkeze alan bakış açısı ve telif ettiği Risale-i Nur bütün toplum kesimlerini etkilemiştir. Dinden siyasete, iktisattan eğitime kadar uzanan engin bilgi ve yorumlarıyla kitlelerin dikkatini çekmeyi başarabilmiştir. Bu yönüyle çağımızın eşsiz âlimiunvanını hak etmiştir. Nitekim çocukluk günlerinden itibaren çağın eşsiz güzelliği anlamında Bediüzzaman ismiyle anılmıştır. O dünyanın probleminin eğitim olduğunun bilincindeydi. *Bizim düşmanımız üçtür: Cehalet, zaruret(fakirlik) ve ihtilaftır… Bu üç düşmana karşı sanat, marifet (eğitim) ve ittifak silahıyla savaşacağız.* diyerek ölçüyü koymuştu. Bu amaçla 20. asrın başında Medretüzzehra ismini verdiği bir üniversite kurmak istemişti. Maalesef 1. Dünya Savaşı sebebiyleproje akim kalmıştır. Her ne kadar fiili olarak gerçekleşmese deonun görevini görecek,inanç, kültür ve medeniyet ansiklopedisi niteliğindeki Risale-i Nur ismini verdiği eserlerini yayımlamış,nur dershaneleri denilen sivil mikro okullarla proje manen hayata geçmiştir.
Mustafa Öztürkçü kitabında eğitimci, bilim adamı ve yazarların görüşleri ışığında Said Nursi’nin eğitim konusundaki görüş ve düşüncelerini yorumluyor. Alanında ilk denilebilecek bu kitap büyük bir boşluğu dolduruyor.