Namazla başlayan gün, evdeki herkesin sağa sola koşuşturduğu tatlı bir telaş ile çoktan kuşluk vaktine ulaşmıştı. Uzun bir yolculuğun hazırlıkları tüm evde görülüyordu. Valizler açıktı, herkes bir şeyler getirip içerisine koyuyor, elbiseler, gözlükler, ilaçlar sırasıyla valizdeki yerlerine itina ile yerleştiriliyordu. Bembeyaz başörtüsünün içerisinde adeta bir masumiyet abidesi gibi süzülen Merve, annesine telaşlı telaşlı sesleniyordu. Merve, annesi Hacer hanımın acele etmemesini söylemesine rağmen yol için hazırladığı elbiseleri daha sabahtan giyinmişti. Safa, Merve’nin erkek kardeşi. Aralarında bir yaş var. Merve, Safa’dan bir yaş büyük. Merve yolculuğun heyecanı ile koşturup dururken Safa da hem göz ucuyla babasını takip ediyor hem de valizine bir şeyler koymaya devam ediyordu. Bütün bu hazırlıklar İbrahim ve eşi Hacer’in, çocukları Safa ve Merve ile çıkacakları “Hac” yolculuğu içindi.