Yaratılışta esas nokta değildir çocukluk. Hz. Adem’in çocukluğu yoktur. Böyledir ama insan çocuk olmak görevindedir gene de ve çözüle çözüle büyür. Bir beyazlığa doğru aka aka bulur çocuğu şiir. Temkinli olunmazsa gözleri kamaştırır ve kör eder. Bu nedenle zordur çocuğa ve çocukluğa bakmak. Çünkü *çocukta aşk havası vardır/annelerin babaların unuttuğu*. Mustafa Ruhi Şirin’in şiirleri bir hikmeti yokluyor; sonsuz beyazlığa bakmamızı sağlıyor.
İnsandaki sınırsız coşkuyu çocukluğun katından bize duyurmaya çalışıyor. Elias Canetti, William Blake’ın *Kaplan* şiiri için şöyle demiş: *Bir kaplanın ne olduğunu gerçekten Blake’ın şiirini okuduğumdan beri biliyorum*. Çünkü gerçek dediğimiz şey bize imgelerin evreninden gelir ve imgeler hakikate gerçeklerden daha yakındır.
Mustafa Ruhi Şirin, Rüya Saati ile çocuğun ve çocukluğun hakikatine yaklaştırıyor bizi.