Biz ışık istiyoruz, renkleri, rüzgârları istiyoruz, biraz hareket, biraz umut istiyoruz.*
Neden hayal kurarız?
Hayal kurmanın sınırları var mıdır ya da olmalı mıdır?
Üç ilham verici afacan dünyanın çok sıkıcı olduğuna karar veriyor ve dünyayı daha eğlenceli bir yer haline getirmek için bir plan yapıyor. Konuşmayı, düşünmeyi çok iyi biliyor bu üçlü. Ve Cumhurbaşkanıyla paylaşmayı düşündükleri yepyeni bir fikirleri var: Bir ‘Rüya Bakanlığı’ kurmak!
Bu bakanlığın, kapıları, tavanı ve duvarları yok! Sınırları olmayan bir bakanlık bu! Sonsuzluğa açılan bir bakanlık!
Cumhurbaşkanını ikna etmek kolay değil. Ona göre hayal kurmak bir ‘saçmalık.’ Ama bu üç kafadar kararlı, kaybedecek vakitleri yok…