Bu çocuksu yolculuk…
Bu elleri nasırlı gece…
İçimde şehrin kalabalığına karışmış bir bagaj heyulası…
Saçlarımda akşamdan kalan bir dağınıklık…
Dilimde enkazdan çıkmış hece hece cümleler.
Yol evvel, yolcu ahir.
Gitmeler bilinmesi imkânsız bir soyutluk.
Soyunup girdiğim yatak, bu beni örten yorgan, ya başımı koyduğum yastık…
Çok annem çok çocukluğum…