Feodal rejimde reaya, sahibi arzın tapulu tarım işçisiydi. Ona mutlak olarak bağlıydı. Hatta o kadar ki sipahi beyinin müsaadesi olmadan toprağından ayrılarak başka bir yere gidemezdi.
Ticaret sermayedarlığının gelişimi, derebey ve köylü üretim münasebetlerinin, dereceli bir surette bölünmesine sebebiyet vermiş, artık köylü "hür" olmuştu. Fakat bu yeterli değildi. Ziraat yapmak eskisine oranla daha masraflı bir iş olmuştu. Zengin çiftçi tiplerinin yanında, piyasa taleplerine uygun kalitede, ucuz mal çıkarmak için sermayeye ihtiyaç vardı. Ziraatın gelişmesi, üretim vasıtalarının olgunlaşması, köylüler arasında bir farklılaşma oluşturmuştu. Piyasa talepleri yüzünden, ucuz mal çıkarmak hususunda köylüler arasında rekabet başlamıştı. Bu devrede köyün değişen iktisadi manzarası içinde, zengin çiftçi, orta halli, küçük toprak sahibi köylüler, Avrupa malı satan köy bakkalları, değirmen sahipleri, üretim vasıtaları tamir eden ve satan dükkânlar, nalbantlar, köy miktarına göre burjuvalar gibi köylü tipleri meydana gelmişti.