Aisopos (MÖ VI. yüzyıl): Yoksul bir ailenin çocuğu olduğuna inanılan Aisopos bilinmeyen bir nedenle esir düşüp köle tüccarları tarafından satılmıştır. Zekâsı ve mizah yeteneği ile sahibinin takdirini kazanmış, söylediği masallar sayesinde özgürlüğünü kazanmıştır. Doğadaki hayvanlar, bitkiler ya da cansız varlıkların insanlar gibi düşünüp konuştuğu, tanrılarla insanların bir araya geldiği Aisopos masallarının özünde halk kitlelerinin yöneticilere üstü kapalı eleştiri ve itirazları saklıdır. Edebiyat eserlerinin genellikle manzum olarak verildiği bir dönemde bu masallar nesir olarak söylenmiştir.
Aisopos masallarını ilkkez derleyip kitaplaştıran, İskenderiye Kütüphanesi`nin kurucusu Atinalı filozof Dimitrios Falireas`dır. Bu eserden geriye hiçbir iz kalmamıştır. En meşhur ardılı ise La Fontaine`dir, 12 kitapta topladığı 238 masaldan 124`ünde büyük oranda Aisopos`tan esinlenmiştir. Delphoi kehanetlerini sahtekârlık olarak niteleyen Aisopos, rahiplerin iftirasına uğramış, hırsızlıkla suçlanarak ölüme mahkûm edilmiştir.