Dünyaya açılan bir penceremiz var olsa da kirden dışarısı görünmüyor. Geleceğe hep buğulu bir camın ardından bakıyoruz. Üstelik başta bizler olmak üzere hiç kimseye bir fırsat sağlanmıyor. Önceki kuşaklar gibi didinip durmak dışında bize dünün hiçbir getirisi yok ama Türkiye’nin geçmişten farklı şekilde feyiz alma gibi kötü bir alışkanlığı var ve bu alışkanlık onu yiyip bitirir cinsten. Mağrur bakışları ardında gizli bir dik başlılığı, suskunluğunun yanı sıra bağıra çağıra konuşmaları, bembeyaz sayfalarının yanı sıra tarihi lekeleri var ve her ne kadar yıkansa da çitilense de izi kalıyor. Çünkü kuşağımızı karanlığa esir etmeye çalıştılar ve bunu kısmen de başardılar. Bu nedenledir ki; bu ülkeyi yönetenlerin elinde gençlerin kanı var.