Tükendi
Stok AlarmıSöylem, iktidar ve iktidarın tahakkümüne maruz kalanların varlığına muhtaçtır; iktidarın bu yapısını yeniden ve yeniden üretebilmesi için işlev görür ve iktidarın meşruiyetini pekiştirir. Muhafazakarlar mevcut yapının korunması gerektiğini belirtirken nasıl olur da değişimin istendiği bir toplumda umut veren bir iktidar söylemi haline gelebilir? Bu paradoksun aşılması yönünde muhafazakar söylem, diğer hangi söylemlere eklemlenmektedir? Bu eklemlenmeler muhafazakar söylemi Kemalizm’in işleyiş mantığından farklı kılmakta mıdır, yoksa mevcut sistemi yeniden ve tersinden üretmekte midir? Muhafazakar söylemdeki karşıtlıklar, hegemonyanın kurulması sürecinde nasıl kullanılmaktadır? Söylem yoluyla toplumsal denetim uygulamanın önemli bir koşulu söylemin denetimi ve üretimidir. İktidar yapıları, muhafazakar söylemi nasıl üretir, denetler ve yönetir?
İktidar, dil ve ideoloji kavramlarını açıklamak üzere kaleme alınan Politik Söylem ve İktidar’da bu sorular, İslamcı Muhafazakarların Kemalizm karşıtlığı ile kurduğu söylem ve iktidar ilişkileri üzerinden yanıtlanmaya çalışılıyor. Türk muhafazakarlığı, 2007’deki Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle karşı hegemonik karakterinden sıyrılarak hegemonik bir söylem inşa etmeyi başarmıştır. Kitap da bu bağlamda şekillenmiş, iktidar söylemi olarak muhafazakar söylemin inşa süreci, belirleyenleri, sabitlenmeleri, karşıtlıkları ve iktidar yapıları tarafından nasıl üretildiği, denetlendiği ve yönetildiği ortaya konulmaya çalışılmıştır.