Özgürlük, bedenin tutsak olmaması mıdır, yoksa ruhun sınır tanımadan özgürce dolaşabilmesi midir? Esperanza’nın Kutusu kitabının yazarı María Amparo Escandón sizleri yeniden büyük bir yolculuğa çağırıyor...
"Küçük bir kız olduğum zamanlarda, babam tırı sürerken ben okurdum. Sonra büyüyüp de şoför koltuğuna oturduğumda, okuma işini babam üstlendi. Sonra sık sık yer değişimi yapar olduk. Okumayı bitirdiğimiz kitapları tırın küçük uyuma bölmesinde tutamayacağımızdan, hepsini pencereden dışarı atıyorduk ve yolları etrafa saçılmış bilgilerle dolduruyorduk. Aşktan Söz ettiğimizde Sözünü Ettiğimiz kitabı büyük ihtimalle Indio’yu hemen geçişte 10 numaralı otoyolun yamacında bir yerde, bir kokarca leşinin yanında duruyordur. Hamlet’in sayfaları dönen dikenlere takılmış Salton Gölü üzerinde 86 nolu otoyolda takılı kalmıştır. Palm Springs yolundaki kum tepeleri, tam yel değirmenlerinin çölden gelen rüzgârı yakalayıp elektriği dönüştürdüğü yerde, Don Kişot’un ciltli baskısını öğütüyorlardır. Yolda sesli okuduğum cümleleri yan yana dizip bir ip yapsam, dünyayı tamamen sarabilirdim"