Dünyanın en güzel öyküsü aklına gelse de bir kenara çekilip, onun notlarını alman ve yazman gerekir.
Geleneksel bir anlatıcı, hikâyeci olmayabilirsin. Aklında da tutman gerekmez he rşeyi. İşte Platon’u Sokrates’ten ayıran nokta da tam budur: Bildiklerini, öykülerini yazarak anlatmak.
Felsefe ve edebiyatın en güzel buluşma noktasıdır defterler.
Roman Yazan Ajanda ve Şiir Ajandası’ndan sonra edebiyatımızın anlatı çölüne girmeye cesaret eden şu kolay görünümlü basit imkânlardan birisini daha sunuyoruz. Öykü Defteri.
Bu senin defterin. Oradaki tek anlatıcı sen olacaksın ve daha da ileriye gitmek istersen bu işi, anlattıklarını bizler de okuyacağız.