Cenneti merak ediyorsan bir çocuk gülümsemesine eşlik etmemişsin demek ki. Süresi belirsiz bir ömür üzerine her şey söylenebilirdi belki. Lal olmuş bir dilin kelimeyle ilk kez buluştuğu bir andı. Ben bir yudum suya hasret güneş doğmak üzere… Dert ikliminden derilen acılardan payımıza düşenlere bakıyorum. Yollara, yıllara, umutlara, insanlara… Uğurladığım bunca günün içinden cam kırıkları misali ömre işlenmiş kederleri diziyorum yollara. Harflerin ötesindeyim, acının hemen kıyısında…

Güneşi uğurluyorum. Pervane misali gördüğüm rüyanın ateşe en yakın yerinde. Dilini bilmediğim iklimlerden yalınayak geçtiğimden beri, acılarımı topluyorum bir ömür ediyor. Bense yolun kaybolmaya en yakın tarafındayım. Ellerime biraz hüzün kokusu sinmiş. Yüreğimde yalancı baharlara aldanan bir çocuk karmaşıklığı… Bir çocuk gülümsemesine eşlik ettiğimden beri cenneti merak etmiyorum…