*Âlemleri karıştırdım doktor! İçimde gezdirdiğim ile içinde yaşadığımı ayırt edemez oldum. İçimden geçen ile dilimden geçen aynı olmaya başladı. O zaman çevremdeki resimler silinmeye başladı. Ufku olmayan bembeyaz bi boşluk. İğreti bir dekor kurulup kurulup yıkılıyor. O çocuk geliyor arada bir; şiir, hikâye oluyor yanında hiç boş gelmiyor sağ olsun. İçimden mi dışımdan bilmiyorum ama konuşuyorum uzun uzun. Dinliyor. Sanırım dinleniyor da. Getirdiklerini okusam, çizdiklerini düzeltsem sanki bir daha gelmez sanıyorum. Biliyorum *Yataklar beni almıyor Osman!* kadar derin anlamı olan bir söz değil ama *Aklım hasta doktor!* diye sizi sayıklıyorum.
Çocuk kâğıda beyaz bir pencere çizdi. İçinde doktor, ziyaretçi, dekorcu, yönetmen ve yanlarında bir sürü beyaz gölge, en son kendi yüzüne bir tebessüm çizdi, içinden hüzün geçen.*
*Aklım Hasta Doktor*