İnsanoğlunun kokuşmuş hırslarını toprak altındaki sonsuz döngüyle metaforlaştıran Natalia García Freire, dünya çapında yankı bulmuş Ölü Derimiz`de ataerkil tahakküm sarmalını ibretamiz bir aile trajedisi üzerinden aktarıyor.
Haris Tanrı-babası ve dingin Doğa-annesi arasındaki mücadelede tarafını seçen oğul, travmalarını toprağı mesken edinmişlerin kollarında sağaltmaya çalışırken; din, bilim ve histeri üçgeninde sıkışıp kalmış insanlık tarihini de deşifre ediyor.
Latin Amerika edebiyatının kendine has atmosferini gotik klasiklere özgü ögelerle harmanlayarak gerilimi adım adım tırmandıran Ölü Derimiz, ölüm ve çürümenin getirdiği nihai huzura dair kasvetli bir keşif.