“Ters dönmüş ölü bir arı. Hiç hareket etmiyor. Yukarı doğru dimdik uzanan iğnesi tehlikeli görünüyor. Bir süre öylece kaldıktan sonra iğnesini belli belirsiz kıpırdatıyor. Yusuf birden rüyasından uyanıyor.” Uzun yıllardır tiyatro sahnesi ve sinema perdesinde öyküler anlatan Aydın Orak, bu sefer hayatı boyunca yaşayıp biriktirdiklerinden damıtarak kaleme aldığı öykülerini edebi dille anlatıyor. "Ölü Arının İğnesi", insan doğasının karmaşıklığını, trajediden sonra gelen içsel dönüşümü ve umutla yeniden doğma sürecini işleyen öykülerle okuyucuyu soluksuz bir keşif ve derin bir yolculuğa çıkarıyor.