Gerçekleri görebilen bir göze sahip herkesin yaşam içinde hepimizde fark edebileceği gibi, son zamanlarda eğitim dünyasındaki mayalanmadan daha fazla umut vaat eden başka bir öğe muhtemelen yoktur. Eğitimin hangi koluna mensup olurlarsa olsunlar, öğretmenlerin mesleki kaygılar duydukları gözlemlenmektedir. Dünyanın değişimi her zaman en üst seviyeden, düşünen ve üreten fertlerden başlar ve yavaş yavaş aşağıya doğru yayılır. Öğretmenlerin bu ülkenin geleceğini ellerinde tuttukları söylenebilir. Kendilerini aydınlatmak ve geliştirmek için halihazırda gösterdikleri içten çaba, ulusun tüm alanlarda ilerleme içinde olduğunun göstergesidir. Üniversitelerin bağımsızlığı, öğretmenler ve üniversite öğrencileri arasındaki bilgi alışverişi, yüksek okulların alt seviyedeki okullarda yarattıkları öykünme, söz konusu okulların geliştirdikleri yeni yöntemler; bütün bunlar akademik hayatın en mutluluk verici özellikleridir. Bunlardan elbette iyimser sonuçlar çıkarılabilir.
Böyle bir örgütlenmeye sahip olarak yapmamız gereken tek şey okulları dehalarla doldurmaktır. Böylece ülkenin dünya eğitiminin başını çekmesi işten bile olmayacaktır.