“… Mısrî , davaları uğruna öldürülen peygamberleri hatırlatarak “Cesetlerini verip dinlerini ihya ettiler.” İfadesi ile kararlılığını açıkça ortaya koymuştur. Nesimi’nin kerametini anlatırken, “Bir alay köpeğin elinde kurtulmak için bir deri ile sulh olduk (anlaştık) deri onların olsun.” diyerek devrin zalimlerine karşı ağır bir hiciv kullanmıştır.

Mısrî aslında bu anlatımı ile devrin otoriter ve baskıcı yöneticilerine karşı Nesimi örneğini vererek Hallacı Mansur gibi kılıçla doğrasan da, Nesimi gibi işkencenin en ağırı olan, derisinin yüzülerek öldürülse de, boyun eğmeyeceğini ilan etmiştir.

“Nesimi” Mısrî için, zulme ve zalime karşı, düzenin kirlenmişliğine karşı dik duruşun adıdır. Saray ve çevresine yamanmış “hasen hattı” ile geçinenlere, rüşvetçilere, saraya musallat olup dini şahsi çıkarları için yorumlayanlara, dini doğru yorumlamak isteyenlere karşı, eylem ve isyanın adıdır.