* Osmanlı’nın son dönemlerinde çürüyen ahlâki değerleri eleştiren natüralist bir roman… Batı özentisi bir ailenin acıklı sergüzeşti… Yıkılan geleneksel Osmanlı yalı ve konak yapılanmasının son demleri… Bir dönem çocuk eğitimi konusunda her derde deva olarak görülen ve bir neslin ulusal bilincini adeta körelten *mürebbiyelik* kurumunun telafisi olmayan tehlikeleri… Hüseyin Rahmi Gürpınar bu romanında sanki roman yazmıyor da bir dönemin ahlaki çöküntüsünün vesikalık fotoğrafını çekiyor.
Başka bir deyişle dönemin sosyolojik gerçekliğini apaçık ortaya koyan, tebdil-i kıyafetle roman kılığına girmiş sosyolojik bir makale yazıyor. Mürebbiye’yi neden okumalıyız, diye mi sordunuz? Açıklayalım: Bu romanı okuduktan sonra *21.Yüzyıl’ın romanlarında, Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Mürebbiye romanındaki gibi, insan ve insanla ilgili toplumsal sorunlar neden işlenmiyor? Sorusunu gönül rahatlığı içinde sorabilmek için!!!