“Saf duyularımız –görme, duyma, koklama, dokunma, tatma– bizi yanıltabilir. Sadece duyularımıza dayanarak dünyayı asla tam olarak anlayamayız. Düşünmek zorundayız. Ve hissetmek.’’
Duyguların gücü rahatlatıcı olabilir. Veya ölümcül.
Altı ile on yaş arasındaki küçük kızlar yıllar içinde ortadan kaybolurlar. Kırmızı kurdeleler, polise cesetlere giden yolu gösterir. Failin izine bir türlü rastlanamaz. Ancak bir akşam, uluslararası üne sahip felsefe pro fesörü ve antropolog Walter Lesniak, kızı Ann’in gözleri önünde tutuklanır. Profesör, on küçük kızı öldürmekle suçlanır ve basın bu haberi ‘’Profesörün Ölümü’’ olarak manşetlere taşır. Ancak Ann, babasının masumiyetine inanır ve bunu kanıtlamak için sürükleyici, zaman zaman şaşkınlık veren ve insan ruhunun karanlık köşelerine daldığı bir maceraya koyulur.
Netflix gerilim dizisi olarak uyarlanan ilk romanı Sevgili Çocuk ile uluslararası üne kavuşan Romy Hausmann’dan yine sürükleyici bir çok satar gerilim.
“Romy Hausmann Almanya`nın en iyi gerilim yazarlarından biri.”
The Sunday Times